BM, 2009 yılında daha az doğal afetin meydana geldiğini açıkladı
Birleşmiş Milletler Doğal Afet Azaltma Strateji Grubu tarafından hazırlanan rapor, geçen 10 yıla oranla 2009 yılında daha az doğal afetin meydana geldiğini ortaya koydu. Buna karşın, rapor seller, kuraklık ve diğer aşırı hava olaylarının geçen yıl meydana gelen ölüm ve ekonomik kayıplarda büyük etkisinin olduğunu belirtiyor.
BM raporu, 2009 yılında dünya genelinde toplam 245 doğal afetin meydana geldiğini açıklıyor. Raporda afetlerin 224’ünün hava ile bağlantılı olduğu ifade edilerek afetlerin 7 000 kişinin ölümüne, 15 Milyar Dolar miktarında ise ekonomik kayba neden olduğu belirtiliyor.
Birleşmiş Milletler, meydana gelen doğal afet sayısındaki azalmanın memnuniyet verici olduğunu belirterek hava olaylarının gelecek dönemde daha fazla kişiyi etkilemeye devam edeceğini vurguluyor.
(Kaynak: Insurance Journal, 14 Aralık 2009)
Solvency II Direktifi, Avrupa Birliği Resmî Gazetesinde yayınlandı
Avrupalı sigorta şirketlerini risk temelli sermaye rejimine bir adım daha yaklaştıran Solvency II Direktifi, 17 Aralık 2009 tarihli Avrupa Birliği Resmî gazetesinde yayınlandı. Solvency II Direktifi’nin Resmî gazetede yayınlanmasından 20 gün sonra Direktif, 5 Ocak 2010 tarihinde yürürlüğe girmiş olacak. Direktifin ulusal mevzuata aktarımı için son tarih ise 31 Ekim 2012 olarak belirlendi. Direktifin yürürlüğe girmesi ile daha gelişmiş risk yönetim uygulamalarının kullanılması bekleniyor.
(Kaynak: CEA, Flash News, 17 Aralık 2009)
Şili, OECD üyeliği için davet aldı
Latin Amerika’dan ilk kez Meksika’nın OECD üyesi olmasının ardından Şili de OECD üyeliği için OECD’den davet aldı. Şili, OECD’nin davetini 11 Ocak 2010 tarihinde Santiago’da bir araya gelecek olan OECD Genel Sekreteri Angel Gurría ve Şili Başkanı Michelle Bachelet tarafından imzalanacak Katılım Anlaşması ile resmen kabul etmiş olacak.
OECD’nin 31. üyesi olmak üzere Şili’ye yapılan davet, OECD’nin Latin Amerika bölgesi ile ilişkilerini geliştirdiği bir döneme denk geldi. Piyasa ekonomisine dayalı bir sistem geliştirme gayreti içerisinde olan Şili, ekonomik tehditlerle mücadele edilmesinde OECD’nin liderlik üstlendiğini savunuyor.
OECD’nin Paris’teki merkezinde bir toplantıda söz alan OECD Genel Sekreteri Angel Gurría da Şili’nin OECD’ye katılımının OECD’yi daha çoğulcu bir kurum haline getireceğini belirtti.
Estonya, İsrail, Rusya Federasyonu ve Slovenya gibi OECD Bakanları tarafından katılım görüşmelerine başlamak üzere davet edilen Şili, görüşmelere 2007 yılında başladı. OECD ayrıca Brezilya, Çin, Hindistan, Endonezya ve Güney Afrika gibi ekonomileri yeni gelişmekte olan ülkeler ile de ilişkilerini geliştirmek üzere çalışmalar yürütüyor.
(Kaynak: OECD, www.oecd.org)
Çevre faslı müzakerelere açıldı
22 Aralık 2009 tarihinde düzenlenen AB Hükümetlerarası Konferansta Türkiye ile katılım müzakereleri kapsamında çevre faslının müzakereye açılması kararı alındı. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ve Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu ile birlikte ilgili kurumlardan oluşan yaklaşık 80 kişilik bir bürokrat heyeti Brüksel'de çevre faslının açılışına katıldı.
Çevre faslının açılması ile birlikte bugüne kadar açılan fasıl sayısı 12’ye yükselmiş oldu. Avrupa çevre müktesebatının kapsamlı olması nedeniyle Türkiye’deki çevre standartlarının Avrupa düzeyine çıkarılmasının oldukça maliyetli olması bekleniyor.
(Kaynak: Euractive, 22 Aralık 2009)
Lloyd's CEO’su iklim değişikliğinde sigortanın önemini vurguladı
Yeni iklim değişikliği anlaşması için düzenlenen Kopenhag Konferansı kapsamında gerçekleştirilen bir toplantıda konuşma yapan Lloyd's CEO’su Richard Ward, sigortanın iklim konusu için çok önemli olduğunu ifade etti. Ward, iklim değişikliği ile ilgili olarak müzakerelerin 90’lı yıllardan beri devam ettiğini ancak artık anlamlı bazı eylemlerin ele alınması vaktinin geldiğini belirtti.
Lloyd's CEO’su iklim değişikliğinin birçok şirket ve kurum için yeni bir sorun olduğunu ancak sigorta şirketlerinin yıllardır aşırı hava koşullarının etkileri ile mücadele ettiğini vurguladı. Richard Ward, sigorta şirketlerinin artık afet sonuçları ile mücadele etmek yerine bireylerin günlük yaşamda riske yaklaşımları ve bireylerin bu risklere karşı savunmasızlığını ortadan kaldırmak üzere tavsiyeler verilmesi için çalıştığını sözlerine ekledi.
Ward, iklim değişikliği kapsamında sigorta sektörü tarafından dikkate alınması gereken bazı noktalara da işaret etti. Buna göre sigorta sektörü tarafından ele alınacak teşvikler; sektörün yatırımcı ve uzman rolünü kullanabilmesi; gelişmekte olan ülkelerde iklim risklerinin azaltılması ve sigorta sektörünün uluslararası toplumdan beklentileri sigorta sektörü tarafından gözetilmesi gereken konular olarak sıralandı.
(Kaynak: Insurance Journal, 11 Aralık 2009)
Kopenhag İklim Zirvesi, hayal kırıklığı ile sonlandı
Kyoto Protokolü sonrası yürürlüğe girecek yeni bir iklim değişikliği anlaşması için Danimarka’da düzenlenen Kopenhag İklim Zirvesi, beklenen sonuca ulaşamadı. Zirve’de zengin ve fakir ülkeler arasında anlaşmazlıklar yaşanması nedeniyle son dakikaya kadar karar alınamadı.
Zirve sonunda imzalanan Kopenhag Mutabakatı çerçevesinde ise küresel ısınmanın 2 dereceyi aşmaması ve gelişmekte olan ülkelere mali yardım yapılması kararlaştırıldı. Yasal bağlayıcılığı bulunmayan Mutabakat liderler arasında da hayal kırıklığı yarattı.
Zirve genelinde özellikle Çin’in sera gazı salınımlarının uluslararası denetime tabi tutulmasına karşı çıkması taraflar arasında büyük tepkiye neden oldu. Liderler, Kopenhag Zirvesi’nin hedefler konusunda bir sonuç sağlayamadığını belirterek görüşmelerin kalıcı bir anlaşma için ilk adım olduğunu ifade etti.
İklim değişikliğinde kalıcı hedeflere ilişkin görüşmelerin ise 2010 yılı içerisinde sürdürülmesi bekleniyor.
(Kaynak: ABhaber.com, Aralık 2009)
Sırbistan, AB üyeliği için başvurdu
Sırbistan, 22 Aralık 2009 tarihinde Avrupa Birliği’ne katılmak için resmi başvuruda bulundu. Sırbistan’ın üyelik başvurusu Sırbistan Devlet Başkanı Boris Tadiç tarafından düzenlenen bir basın toplantısında AB Dönem Başkanı İsveç'in Başbakanı Fredrik Reinfeldt’e sunuldu. Son dönemde Sırp vatandaşlarına vize uygulamasının kaldırılması ile Sırbistan Avrupa Birliği yolunda ilerleme sağlamıştı. Ancak Sırbistan ile AB arasındaki müzakerelerin başlayabilmesi için Sırbistan’ın aralarında Sırp generali Ratko Mladiç’in de bulunduğu Savaş Suçları Mahkemesi tarafından aranan isimleri ele geçirmesi gerekiyor.
(Kaynak: Euractive, 23 Aralık 2009)