CEA, Solvency II’ye ilişkin endişelerini yeniden dile getirdi
Avrupa Sigorta ve Reasürans Federasyonu (CEA) QIS 5’in (sayısal etki çalışması) yeni Solvency II düzenlemeleri için bir test olduğunu ve QIS 5 testinin önerilen düzenlemelerin Avrupa sigorta sektörü üzerindeki etkilerinin anlaşılması açısından önemli olduğunu belirtti. CEA Başkanı Tommy Persson yaptığı açıklamada geçen yılın sonunda gerçekleştirilen QIS 5’in sonuçlarının aceleye getirilmemesi gerektiği konusunda da uyarıda bulundu.
CEA Başkanı, yeni sermaye gereklilikleri nedeniyle bazı küçük sigorta şirketlerinin birleşme veya devralma zorunda bırakılabileceğini ve bu nedenle mevcut bazı hesaplama ve gerekliliklerin karmaşıklığından endişe duyduklarını ifade etti.
Bu çerçevede CEA yeni düzenleyici rejimin tüm sigortacılar için işletilebilir olması gerektiğini belirterek yeni düzenlemelerin özellikle küçük ve orta ölçekli sigorta şirketleri için fazla karmaşık ve maliyetli olmaması gerektiğini de dile getirdi.
(Kaynak: Commercialriskeurope.com, 4 Şubat 2011)
Lloyd’s sahte sigorta taleplerindeki artış konusunda uyardı
Lloyd’s tarafından sigorta sahteciliği üzerine yayınlanan makalede sahte tazminat taleplerinin giderek arttığına yer veriliyor. Lloyd’s’un makalesinde sahte tazminat taleplerinin özellikle ekonomik kriz dönemlerinde yükseldiği belirtilerek bu artışın sigorta sektörüne yüklü bir bedele neden olduğuna da dikkat çekiliyor.
Lloyd’s makalesinde İngiliz Sigortalar Birliği tarafından yapılan bir anketin sonuçlarına da yer veriyor. Buna göre İngiltere’de her gün değeri 2,3 Milyon Pound’u bulan ortalama 335 sahte tazminat talebinin kaydedildiği belirtiliyor. Lloyd’s, İngiltere’de sahte tazminat talebinin özellikle konut sigortalarında yaygın olduğunu açıklıyor.
Lloyd’s,’a göre sahte tazminat taleplerinin azaltılması sigorta sektörü için sürekli bir mücadeleyi gerektiriyor. Bu nedenle sigorta şirketleri sahte tazminat taleplerini tespit etmek üzere ilgili teknolojilere her geçen gün daha fazla yatırım yapıyor.
(Kaynak: Insurance Journal, 7 Şubat 2011)
Munich Re, deniz korsanlığına karşı silahlı savunmayı desteklemiyor
Denizcilik şirketleri özellikle Ortadoğu coğrafyası ve Hint Okyanusu’nda ticaret gemilerine ve petrol tankerlerine karşı artan korsan saldırıları karşısında çaresiz kalıyor. Veriler, deniz korsanlığının yılda 7 ila 12 Milyar Dolar değerinde ekonomik zarara neden olduğunu ortaya koyuyor. Söz konusu korsan saldırıları denizcilik şirketlerinin artan sigorta maliyetleri ile de karşı karşıya kalmasına neden oluyor.
Munich Re ise korsan saldırılarına karşı denizcilik şirketlerinin gemi ve tankerlere silah ve silahlı ekipler yerleştirilmesi fikri üzerinde durduklarını belirtiyor. Uzmanlar ise bu önlemin yeterli olmayacağını ve geminin batması halinde ortaya çıkan çevresel zararın daha maliyetli olacağı görüşünü savunuyor.
(Kaynak: Business Insurance, 11 Şubat 2011)
Avrupa Parlamentosu otobüs yolcuları için yeni haklara yeşil ışık yaktı
Otobüs yolcularına yeni haklar tanınmasına ilişkin karar Avrupa Parlamentosu tarafından kabul edildi.Karara göre AB genelinde otobüs yolcuları gecikme ve kayıp bagaj durumunda tazminat hakkından faydalanabilecek. Karara destek veren milletvekilleri yolculara yeni haklar tanınmasının ulaşım ve turizm açısından önemli olduğunu belirterek yeni hakların küçük şirketleri koruyacağı ve engelli kişilerin hayatını kolaylaştıracağı görüşünü savunuyor.
Buna göre tüm otobüs yolcuları 2013 yılı itibariyle vatandaşlık, maluliyet ve sınırlı hareketlilik nedeniyle herhangi bir ayrımcılığa maruz kalmayacak. Yeni haklar kapsamında ulaşım aracının tipi veya seyahatin süresine bakılmaksızın yolculara kaza sonucu oluşan kayıp veya araca gelen hasar için tazminat hakkı tanınacak. Karar ile birlikte yolcu başına toplam 220,000 Euro’ya; bagaj başına ise 1,200 Euro’ya kadar tazminat verilmesi öngörülüyor. 250 kilometreden fazla mesafedeki yolculuklar sırasında yolcular yol kazaları nedeniyle meydana gelen ölüm, kayıp ve sakatlanma hallerinde de koruma altına alınacak.
(Kaynak: Euractiv.com, ing, 15 Şubat 2011)
Almanya’da hava ile bağlantılı doğal afetler artış gösterdi
Munich Re tarafından yapılan açıklamada Almanya’da son 40 yıl içerisinde hava ile bağlantılı doğal afetlerin arttığı ifade edildi. Yetkililer, artan küresel ısınma nedeniyle meydana gelen fırtınalar sonucunda Alman sigorta şirketlerinin daha fazla kayıpla karşı karşıya kaldığını belirtiyor.
Munich Re, 2010 yılında Almanya’da meydana gelen sel, fırtına ve dolu olaylarının şirkete faturasının 137 Milyon Euro olduğunu duyurdu. Uzmanlar ise geçtiğimiz Şubat ayında Avrupa’da meydana gelen ve Portekiz, İspanya, Fransa ve Almanya gibi ülkeleri etkisi altına alan fırtınanın sigorta şirketlerine maliyetini 3,4 Milyar Dolar olarak açıklıyor. Yetkililer ayrıca artan hava sıcaklıklarının daha fazla yağış ve fırtınayı beraberinde getirmeye devam edeceğine de dikkat çekiyor.
(Kaynak: Business Insurance, 18 Şubat 2011)