AB, uluslararası iklim fonunun finansmanı konusunda kararsız kaldı
Geçtiğimiz yıl Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği görüşmelerinde gelişen ülkelerin iklim değişikliği ile mücadele edebilmeleri için bir fon oluşturulması kararı alınmıştı.Buna göre Yeşil İklim Fonu isimli fona 2020 yılına kadar her yıl 100 Milyar Dolar aktarılması hedeflenmişti.Avrupa Birliği tarafından ise bu fona 2010-12 dönemi için 7.2 Milyar Euro aktarılması taahhüt edilmişti.
Avrupa’da Euro bölgesinde yaşanan ekonomik krizle beraber AB ülkeleri fona ne kadar kaynak aktarılacağı konusunda çelişkiye düştü.AB, iklim değişikliği ile mücadele sürecinin Birleşmiş Milletler çatısı altında sürdürülmesi konusunda istekli olsa da fona yapılacak yardım miktarının ne kadarının özel sektörden sağlanması gerektiği konusundaki tartışmalar daha ön plana çıktı.
(Kaynak: Insurance Journal, 7 Mayıs 2012)
Sigortacılar Solvency II’nin uygulama tarihinin erteleneceğini tahmin ediyor
Bir danışmanlık firması tarafından yapılan anketin sonuçlarına göre sigorta şirketlerinin üçte birinden fazlası Solvency II’nin planlanan tarihten daha ileri bir tarihte uygulamaya konulacağını tahmin ediyor. Ankete katılanların yarıdan fazlası ise Risk Değerlendirme Raporunun (ORSA) gerisinde olduklarını belirtiyor.
Buna göre ankete katılan 38 sigorta şirketinden % 24’ü sermaye yeterliliği rejiminin planlandığı gibi Ocak 2014’de yürürlüğe girmesini bekliyor. Buna karşın Direktifin bu tarihte uygulamaya giremeyeceğine ilişkin tahminler her geçen gün artış gösteriyor. Bu yöndeki beklenti ve tahminler ise Solvency II’nin uygulanmasına yönelik kaynak ve çabaları olumsuz yönde etkiliyor. Buna göre anket katılımcılarının % 60’ı yeni uygulamanın ertelenmesi ihtimalinin projenin geneli üzerinde olumsuz etki yarattığını düşünüyor.
(Kaynak: Commercialriskeurope.com 10 Mayıs 2012)
Avrupa’daki sağlık sistemleri krize yenilmedi
Euro Health Consumer Endeksi verilerine göre Avrupa’daki sağlık sistemleri bütçe kesintileri ve kemer sıkma politikalarına rağmen performans açısından iyi bir tablo sergilemeyi sürdürüyor. Buna göre hasta hakları, bekleme süreleri, tıbbi sonuçlar, hizmet ve ilaç çeşitliliği gibi kriterlerde değerlendirilen 34 ülke arasından Hollanda, Danimarka, İzlanda, Lüksemburg ve Belçika’nın bu kriterleri başarıyla sağladığı görülüyor.
Ancak veriler, genel olarak krizin sağlık sistemlerini olumsuz etkilemediğini gösterse de krizin ameliyat ücretlerinde ve sağlık hizmetlerinde hasta katkı payında artışa, uzun bekleme sürelerine ve yeni ilaçlara erişimde bazı zorluklara neden olduğuna da işaret ediyor.
(Kaynak: EurActiv.com tr, 17 Mayıs 2012)
G-8 liderleri Euro krizini masaya yatırdı
Dünyanın başlıca büyük ekonomilerinin liderleri bu ay içerisinde Avrupa’daki ekonomik krizi görüşmek üzere bir araya geldi.G-8 toplantısına evsahipliği yapan Amerikan Başkanı Barack Obama, Avrupalı liderleri büyümenin sağlanması ve Euro krizinin etki alanını genişleterek Amerikan ekonomisini de olumsuz etkilememesi için daha fazla önlem alınması gerektiği konusunda uyardı.
G-8 Zirvesi, Yunanistan’ın tek para birimi Euro’dan çıkacağı yönündeki endişlerin arttığı döneme denk geldi. İspanyol bankalarının da büyük baskı altında olması ile birlikte finansal piyasalarda Euro bölgesinin geleceğine ilişkin olarak büyük bir tedirginlik yaşanıyor. Avrupalı liderler ise Euro krizinin aşılması için ciddi tedbirlerin alınması konusunda hemfikir olsa da bazı liderler kemer sıkma politikalarına karşı çıkıyor.
(Kaynak: Insurance Journal, 18 Mayıs 2012)
OECD, Euro krizi ve küresel ekonomiyi değerlendirdi
İktisadi İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) geçtiğimiz günlerde küresel ekonomiyi değerlendirdi. Buna göre OECD açıklamasında 2011 yılında % 3,6 olarak kaydedilen küresel ekonomik büyüme oranının bu yıl % 3,4’e gerileyerek 2013 yılında % 4,2’ye ulaşacağına yönelik tahmine yer verildi. OECD, aralarında dünyanın en güçlü ekonomilerinin yer aldığı 34 üye ülke genelinde 2012 yılında beklenen büyüme oranını ise % 1,6 olarak açıkladı.
OECD’nin Avrupa’ya yönelik tahminlerinde ise 17 üyeli Euro bölgesinin bu yıl 0,1 oranında küçüleceği; Almanya’nın ise % 1,2 oranında büyüme göstereceği yer alıyor. OECD, toparlanma gösteren OECD ekonomilerinin yanında Avrupa’daki Euro krizinin halen tehlike oluşturduğuna da dikkat çekiyor.
(Kaynak: Insurance Journal, 22 Mayıs 2012)